KATMA DEĞER VERGİSİ GENEL UYGULAMA TEBLİĞİNDE
DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR TEBLİĞ
(SERİ NO: 10)
|
KATMA DEĞER VERGİSİ GENEL
UYGULAMA TEBLİĞİNDE
DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA
DAİR TEBLİĞ
(SERİ NO: 10)
MADDE
1 – 26/4/2014 tarihli ve 28983 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Katma
Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin (II/B-5) bölümünün başlığı “5. Yatırım
Teşvik Belgesi Kapsamında Makine ve Teçhizat Teslimleri ile Yazılım ve Gayri
Maddi Hak Satış ve Kiralamalarında İstisna” olarak, aynı bölümün birinci
paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“3065
sayılı Kanunun (13/d) maddesinde, yatırım teşvik belgesi sahibi mükelleflere
belge kapsamındaki makine ve teçhizat teslimleri ile yazılım ve gayri maddi hak
satış ve kiralamalarının KDV’den istisna olduğu hükme bağlanmış olup, bu
istisna uygulamasına ilişkin usul ve esaslar aşağıda belirlenmiştir. Yazılım ve
gayri maddi hak satış ve kiralamaları istisnasının uygulamasında, makine ve
teçhizat teslimlerindeki istisna uygulamasına ilişkin aşağıdaki bölümlerde
belirlenmiş usul ve esaslar geçerlidir.”
MADDE
2 – Aynı Tebliğin (II/B-5.1.)
bölümünün dördüncü paragrafındaki “Söz konusu istisna hükmü, teşvik belgesi
sahibi mükelleflere belge kapsamında yapılacak makine-teçhizat teslimlerine
ilişkindir. Dolayısıyla, teşvik belgesinde” ibaresi “Teşvik belgesinde” olarak
değiştirilmiş, aynı bölümün 10 uncu paragrafı yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE
3 – Aynı Tebliğin (II/B-5.7.)
bölümündeki “Makine ve teçhizat istisnası bildirim formu” ibaresi “İstisna
bildirim formu” olarak değiştirilmiştir.
MADDE
4 – Aynı Tebliğin (II/E)
bölümünün sonuna başlığı ile birlikte aşağıdaki bölüm eklenmiştir.
“7.
İmalat Sanayiine Yönelik Yatırım Teşvik Belgesi Kapsamındaki İnşaat İşleri
3065
sayılı Kanuna 18/01/2017 tarihli ve 6770 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli
Sandığı Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun ile eklenen geçici 37 nci maddede,
“İmalat
sanayiine yönelik yatırım teşvik belgesi kapsamında;
a)
Asgari 50 milyon Türk Lirası tutarında sabit yatırım öngörülen yatırımlara
ilişkin inşaat işleri nedeniyle 2017 yılında yüklenilen ve 2017 yılının altı
aylık dönemleri itibarıyla indirim yoluyla telafi edilemeyen katma değer
vergisi altı aylık dönemleri izleyen bir yıl içerisinde,
b)
50 milyon Türk Lirası tutarına kadar sabit yatırım öngörülen yatırımlara
ilişkin inşaat işleri nedeniyle 2017 yılında yüklenilen ve 2017 yılı sonuna
kadar indirim yoluyla telafi edilemeyen katma değer vergisi izleyen yıl içerisinde,
talep
edilmesi halinde belge sahibi mükellefe iade olunur. Teşvik belgesine konu
yatırımın tamamlanmaması halinde, iade edilen vergiler, vergi ziyaı cezası
uygulanarak iade tarihinden itibaren gecikme faizi ile birlikte tahsil edilir.
Bu vergiler ve cezalarında zamanaşımı, verginin tarhını veya cezanın
kesilmesini gerektiren durumun meydana geldiği tarihi takip eden takvim yılı
başında başlar.
Bu
maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı
yetkilidir.”
hükmü
yer almaktadır.
Bu
istisna uygulamasına ilişkin usul ve esaslar aşağıda belirlenmiştir.
7.1.
Kapsam
İmalat
sanayiine yönelik yatırım teşvik belgesi kapsamında;
-
Asgari 50 milyon Türk Lirası tutarında sabit yatırım öngörülen yatırımlara
ilişkin inşaat işleri nedeniyle 2017 yılının ilk altı aylık döneminde
(1/1/2017-30/6/2017) söz konusu yatırım teşvik belgesi sahibi mükelleflere
düzenlenen faturalarda yer alan ve bu süre içinde indirim yoluyla telafi
edilemeyen KDV’nin izleyen bir yıl içinde (1/7/2017-30/6/2018),
-
Asgari 50 milyon Türk Lirası tutarında sabit yatırım öngörülen yatırımlara
ilişkin inşaat işleri nedeniyle 2017 yılının ikinci altı aylık döneminde
(1/7/2017-31/12/2017) söz konusu yatırım teşvik belgesi sahibi mükelleflere
düzenlenen faturalarda yer alan ve bu süre içinde indirim yoluyla telafi
edilemeyen KDV’nin izleyen bir yıl içinde (1/1/2018-31/12/2018),
-
50 milyon Türk Lirası tutarına kadar sabit yatırım öngörülen yatırımlara
ilişkin inşaat işleri nedeniyle 2017 yılında söz konusu yatırım teşvik belgesi
sahibi mükelleflere düzenlenen faturalarda yer alan ve 2017 yılı sonuna kadar
indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV’nin izleyen yıl içinde
(1/1/2018-31/12/2018)
talep
edilmesi halinde iadesi öngörülmektedir.
Bu
uygulamadan yararlanacak mükelleflerin, imalat sanayiine yönelik düzenlenmiş
bir yatırım teşvik belgesine sahip olması, söz konusu inşaat işlerinin de bu
teşvik belgesinde öngörülen yatırıma ilişkin olması ve teşvik belgesinde
öngörülen süre içinde yapılmış olması gerekmektedir.
7.2.
İstisnanın Uygulaması
İstisna,
münhasıran söz konusu yatırımlar kapsamındaki inşaat taahhüt işi, nakliye,
hafriyat ve benzeri inşa işlerine ilişkindir. Yatırımı yapanların söz konusu
inşaat işlerinde kullanılan mal alımları da bu kapsamda değerlendirilir.
Dolayısıyla söz konusu istisna inşaat işlerine ilişkin olmak koşuluyla hem
hizmet hem de mal alımlarını kapsamaktadır.
Bu
istisna, verginin önce uygulanıp sonra iade edilmesi şeklinde düzenlenmiş olup,
istisna kapsamında değerlendirilen mal ve hizmet alımlarında genel hükümler
çerçevesinde KDV uygulanır. Dolayısıyla yatırımı yapana mal teslimi veya hizmet
ifası yapanların bu kapsamda KDV istisnası uygulamaları mümkün değildir.
Yatırımı
yapan belge sahibi mükellefler tarafından inşaat işlerine ilişkin bu şekilde
yüklenilen vergiler, ilgili dönemde indirim konusu yapılır. Söz konusu
mükelleflerin bu şekilde yüklenip indirim hesaplarına dahil ettikleri
vergilerin öncelikle indirim yoluyla telafi edilmesi gerekmektedir. İlgili altı
aylık veya yıllık dönemlerde yüklenilen ve indirim yoluyla telafi edilemeyen
KDV’nin iadesi mümkündür. İadesi talep edilecek KDV tutarının altı aylık veya
yıllık dönemlere ilişkin son dönem beyannamesindeki sonraki döneme devreden KDV
tutarını aşamayacağı tabiidir.
7.3.
İstisnanın Beyanı
İade,
-
Asgari 50 milyon Türk Lirası tutarında sabit yatırım öngörülen yatırımlara
ilişkin inşaat işlerinde 2017 yılının ilk altı aylık döneminde
(1/1/2017-30/6/2017) yüklenilen ve bu süre içinde indirim yoluyla telafi
edilemeyen KDV için en erken Temmuz/2017, en geç Mayıs/2018 dönemine ait KDV
beyannamesine,
-
Asgari 50 milyon Türk Lirası tutarında sabit yatırım öngörülen yatırımlara
ilişkin inşaat işlerinde 2017 yılının ikinci altı aylık döneminde
(1/7/2017-31/12/2017) yüklenilen ve bu süre içinde indirim yoluyla telafi
edilemeyen KDV için en erken Ocak/2018, en geç Kasım/2018 dönemine ait KDV
beyannamesine,
-
50 milyon Türk Lirası tutarına kadar sabit yatırım öngörülen yatırımlara
ilişkin inşaat işlerinde 2017 yılında yüklenilen ve 2017 yılı sonuna kadar
indirim yoluyla telafi edilemeyen KDV için en erken Ocak/2018, en geç
Kasım/2018 dönemine ait KDV beyannamesine
dahil
edilerek talep edilebilir. İadesi talep edilecek tutar, talebin yapılacağı
döneme ait KDV beyannamesinin “İstisnalar-Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler”
kulakçığının “Diğer İade Hakkı Doğuran İşlemler” tablosunun 442 kod numaralı
“İmalat Sanayiine Yönelik Yatırım Teşvik Belgesi Kapsamındaki İnşaat İşleri”
satırında beyan edilir.
Yatırımın
ilgili mevzuat hükümlerine göre tamamlanamaması halinde, iade edilen vergiler,
vergi ziyaı cezası uygulanarak iade tarihinden itibaren gecikme faizi ile
birlikte tahsil edilir.
7.4.
İade
Bu
bölümde yer alan işlemlerden kaynaklanan iade taleplerinde aşağıdaki belgeler
aranır:
-
Standart iade talep dilekçesi
-
İade talep edilen döneme ilişkin indirilecek KDV listesi
-
İade hakkı doğuran işleme ait yüklenilen KDV listesi
-
Yatırım teşvik belgesi ve eki listenin onaylı örneği
7.4.1.
Mahsuben İade
Mükelleflerin
bu işlemden kaynaklanan mahsuben iade talepleri yukarıdaki belgelerin ibraz
edilmiş olması halinde miktarına bakılmaksızın vergi inceleme raporu, YMM
raporu ve teminat aranmadan yerine getirilir.
7.4.2.
Nakden İade
Mükelleflerin
bu işlemden kaynaklanan ve 5.000 TL’yi aşmayan nakden iade talepleri vergi
inceleme raporu, YMM raporu ve teminat aranmadan yerine getirilir. İade
talebinin 5.000 TL’yi aşması halinde aşan kısmın iadesi, vergi inceleme raporu
veya YMM raporuna göre yerine getirilir. Teminat verilmesi halinde mükellefin
iade talebi yerine getirilir ve teminat, vergi inceleme raporu veya YMM raporu
sonucuna göre çözülür.”
MADDE
5 – Aynı Tebliğin (II/F-4.15.)
bölümünün başlığı “4.15. Hazinenin Taşınmaz Teslimi ve Kiralamaları, İrtifak
Hakkı Tesisi, Kullanma İzni ve Ön İzin Verilmesi İşlemleri, Toplu Konut İdaresi
(TOKİ) Başkanlığının Arsa ve Arazi Teslimleri ile Belediye ve İl Özel
İdarelerinin Taşınmaz Satışları” olarak değiştirilmiş, aynı bölümün ikinci
paragrafının birinci cümlesinde yer alan “ve Belediyeler” ibaresi yürürlükten
kaldırılmış, aynı bölümün sonuna aşağıdaki paragraflar eklenmiştir:
“6770
sayılı Kanunla 3065 sayılı Kanunun (17/4-p) maddesine “belediyeler ve il özel
idarelerinin mülkiyetindeki taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve
teslimler” ibaresi eklenmiştir.
3065
sayılı Kanunun (17/4-p) maddesine göre, belediyeler ve il özel idarelerinin
mülkiyetindeki taşınmazların satışı (belediye ve il özel idarelerinin
bünyelerinde oluşan iktisadi işletmelerin taşınmaz satışları hariç) KDV’den
istisnadır.
Diğer
taraftan, bölge sakinlerinin mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını
karşılamak üzere kurulan belediyelerin bu amaçları kapsamında yapmış oldukları
işlemler KDV’nin konusuna girmemekle birlikte, belediyelerin ticari, sınai,
zirai veya mesleki nitelikteki teslim ve hizmetleri 3065 sayılı Kanunun (1/3-g)
maddesi uyarınca KDV’ye tabidir.
Belediyelerin
veya il özel idarelerinin bünyesinde bir iktisadi işletme oluşması halinde KDV
mükellefiyetinin, belediye veya il özel idarelerinin adına değil, bunların
bünyesinde oluşan iktisadi işletme adına tesis edilmesi gerekmektedir. Belediye
veya il özel idarelerine ilişkin mükellefiyet tesisinde, söz konusu iktisadi
işletmelerin faaliyet konuları dikkate alınacak ve unvanında faaliyet konusuna
yer verilecektir.
Buna
göre, belediye ve il özel idarelerinin bünyelerinde oluşan iktisadi
işletmelerin taşınmaz satışları, 3065 sayılı Kanunun (17/4-p) maddesindeki
istisna kapsamında değerlendirilmeyeceğinden, söz konusu iktisadi işletmelerin
taşınmaz satışlarında genel hükümlere göre KDV uygulanacaktır.”
MADDE
6 – Aynı Tebliğin (II/F-4.16.) bölümünün birinci paragrafındaki “veya
belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde,” ibaresi yürürlükten
kaldırılmıştır.
MADDE
7 – Aynı Tebliğin
(II/F-4.16.1.) bölümünün birinci paragrafındaki “, belediyeler ile il özel
idarelerinin mülkiyetinde” ibaresi yürürlükten kaldırılmış, aynı bölümdeki
Örnek 4’te yer alan “kurumlar, belediyeler ve il özel idarelerine” ibaresi
“kurumlara” olarak değiştirilmiş ve aynı bölümün son dört paragrafı yürürlükten
kaldırılmış ve aynı bölümün sonuna aşağıdaki paragraf eklenmiştir.
“Belediyeler
ve il özel idarelerinin bünyesinde bulunan iktisadi işletmelerin aktifinde en
az iki tam yıl süreyle bulunan ve bu iktisadi işletmeler tarafından ticareti
yapılmayan taşınmazların satışı, 3065 sayılı Kanunun (17/4-r) maddesine göre
KDV’den istisna olacaktır.”
MADDE
8 – Aynı Tebliğin
(II/F-4.16.2.) bölümünün birinci paragrafındaki “, belediyeler ile il özel
idarelerinin mülkiyetinde” ibaresi, ikinci paragrafındaki “(söz konusu satışlar
nedeniyle belediyeler ve il özelidareleri bünyesinde oluşan iktisadi işletmeler
dahil)” ibaresi yürürlükten kaldırılmış, aynı bölümün sonuna aşağıdaki paragraf
eklenmiştir.
“Belediyeler
ve il özel idarelerinin bünyesinde bulunan iktisadi işletmelerin aktifinde en
az iki tam yıl süreyle bulunan ve bu iktisadi işletmeler tarafından ticareti
yapılmayan iştirak hissesi satışları, 3065 sayılı Kanunun (17/4-r) maddesine
göre KDV’den istisna olacaktır.”
MADDE
9 – Aynı Tebliğin (II/G) bölümünün sonuna başlığı ile birlikte
aşağıdaki bölüm eklenmiştir.
“8.
Belediye ve İl Özel İdarelerinin 27/1/2017 Tarihinden Önce Yaptıkları Taşınmaz
Satışları
3065
sayılı Kanuna 6770 sayılı Kanunla eklenen geçici 36 ncı maddede;
“Bu
maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce belediyeler ve il özel idareleri
tarafından iktisadi işletme oluşturmaksızın yapılan taşınmaz teslimlerinde
katma değer vergisi aranmaz, bu nedenle geçmişe dönük herhangi bir tarhiyat
yapılmaz, daha önce yapılmış olan tarhiyatlardan varsa açılmış davalardan
feragat edilmesi kaydıyla vazgeçilir, tahakkuk eden tutarlar terkin edilir,
tahsil edilen tutarlar red ve iade edilmez.
Bu
maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı
yetkilidir.”
hükmü
yer almaktadır.
Belediyeler
ve il özel idarelerinin taşınmaz satışları nedeniyle bünyelerinde iktisadi
işletme oluşması halinde, iktisadi işletmenin taşınmaz satışları genel
hükümlere göre KDV’ye tabi olup, bu iktisadi işletmelerin taşınmaz satışlarına
3065 sayılı Kanunun geçici 36 ncı maddesi hükmünün uygulanması mümkün değildir.
Buna
göre, belediye ve il özel idarelerinin 27/1/2017 tarihinden önce yapmış
oldukları ve iktisadi işletme oluşturmamakla birlikte müzayede mahallinde
yapılması nedeniyle KDV hesaplanması gereken taşınmaz satışları üzerinden KDV
hesaplanmamış ve beyan edilmemiş olması durumunda, hesaplanmayan KDV, bu madde
kapsamında belediye ve il özel idarelerinden aranmayacaktır.
Diğer
taraftan, belediye ve il özel idarelerinin 27/1/2017 tarihinden önceki iktisadi
işletme oluşturmayan taşınmaz satışlarına ilişkin olarak vergi dairelerince
geçmişe dönük herhangi bir KDV tarhiyatı yapılmayacaktır. Ayrıca, 27/1/2017
tarihinden önce bu kapsamda vergi dairelerince tarhiyat yapılmış olması ve bu
tarhiyatlara karşı belediyeler veya il özel idareleri tarafından dava açılmış
olması halinde açılan davalardan feragat edilmesi şartıyla tarhiyatlardan
vazgeçilerek tahakkuk eden tutarlar terkin edilecektir. Ancak, bu şekilde
tahakkuk eden tutarların tahsil edilmesi halinde tahsil edilen tutarlar red ve
iade edilmeyecektir.”
MADDE
10 – Aynı Tebliğin (III/B-2.1.1.) bölümünün üçüncü paragrafı aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
“Ancak,
2007/13033 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 1 inci maddesinin altıncı fıkrasına
göre, (I) sayılı listenin 11 inci sırasında yer alan net alanı 150 m2’ye kadar
konutlardan; 10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu51
kapsamındaki büyükşehirlerde (16/5/2012 tarihli ve 6306 sayılı Afet Riski
Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun52 kapsamında rezerv yapı
alanı ve riskli alan olarak belirlenen yerler ile riskli yapıların bulunduğu
yerler hariç), lüks veya birinci sınıf inşaat olarak yapılan ve ruhsatın
sonradan revize edilip inşaat kalitesinin yükseltilmesi hali de dahil olmak
üzere, yapı ruhsatının alındığı tarihte, üzerine yapıldığı arsanın 1319 sayılı
Emlak Vergisi Kanununun53 29 uncu maddesine istinaden tespit edilen arsa birim
m2 vergi değeri;
(i)
Yapı ruhsatı 1/1/2013 ila 31/12/2016 tarihleri arasında alınan konut inşaatı
projeleri
ile kamu kurum ve kuruluşları ile bunların iştirakleri tarafından
ihalesi 1/1/2013 tarihinden itibaren yapılacak konut inşaatı projelerinde;
a)
Beşyüz Türk Lirası ile bin Türk Lirası (bin Türk Lirası hariç) arasında olan
konutların tesliminde bu maddenin birinci fıkrasının (c) bendinde belirtilen
vergi oranı,
b)
Bin Türk Lirası ve üzerinde olan konutların tesliminde bu maddenin birinci
fıkrasının (a) bendinde belirtilen vergi oranı
uygulanır.
(ii)
Yapı ruhsatı 1/1/2017 tarihinden (bu tarih dahil) sonra alınan konut inşaatı
projeleri ile kamu kurum ve kuruluşları ile bunların iştirakleri tarafından
ihalesi 1/1/2017 tarihinden itibaren yapılacak konut inşaatı projelerinde;
a)
Bin Türk Lirası ile iki bin Türk Lirası (iki bin Türk Lirası dahil) arasında
olan konutların tesliminde bu maddenin birinci fıkrasının (c) bendinde
belirtilen vergi oranı,
b)
İki bin Türk Lirasının üzerinde olan konutların tesliminde bu maddenin birinci
fıkrasının (a) bendinde belirtilen vergi oranı
uygulanır.”
MADDE
11 – Aynı Tebliğin (III/B-3)
bölümünün ikinci ve üçüncü paragrafı yürürlükten kaldırılmış, birinci
paragraftan sonra gelmek üzere aşağıdaki paragraflar eklenmiştir.
“3065
sayılı Kanunun 29 uncu maddesinin (2) numaralı fıkrasında 6770 sayılı Kanunla
yapılan değişiklikle, Bakanlar Kurulu tarafından vergi nispeti indirilen teslim
ve hizmetlerle ilgili olup teslim ve hizmetin gerçekleştiği vergilendirme
döneminde indirilemeyen ve tutarı Bakanlar Kurulunca tespit edilecek sınırı
aşan mahsuben iade edilmeyen verginin yılı içinde nakden iadesiyle ilgili
sektörler, mal ve hizmet grupları ve dönemleri belirlemeye Bakanlığımız yetkili
kılınmıştır.
Bu
yetki çerçevesinde, indirimli orana tabi konut teslimlerinden doğan KDV
iadelerinin, yılı içinde vergilendirme dönemleri itibariyle talep edilmesi
kaydıyla nakden yapılması uygun görülmüştür.
19/4/2006
tarihli ve 2006/10379 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile indirimli vergi oranına
tabi teslim ve hizmetlerde iade uygulaması ile ilgili sınır, 2006 yılında
gerçekleşecek işlemler için geçerli olmak üzere 10.000 TL olarak belirlenmiş,
söz konusu Bakanlar Kurulu Kararında yer alan hesaplamaya göre; indirimli orana
tabi işlemler nedeniyle yüklenilen ve indirim yoluyla giderilemeyen KDV
tutarının iade konusu yapılamayacak kısmıyla ilgili sınır; 2006 yılı için
10.000 TL, 2007 yılı için 10.800 TL, 2008 yılı için 11.600 TL, 2009 yılı için
13.000 TL, 2010 yılı için 13.300 TL, 2011 yılı için 14.300 TL, 2012 yılı için
15.800 TL, 2013 yılı için 17.000 TL, 2014 yılı için 17.700 TL, 2015 yılı için
19.500 TL, 2016 yılı için 20.600 TL olarak belirlenmiştir.
İndirimli
vergi oranına tabi teslim ve hizmetlerde iade uygulaması ile ilgili bu sınır
31/01/2017 tarihli ve 2017/9759 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 2017 yılı
için 10.000 TL olarak belirlenmiştir. 2016 yılında yapılan indirimli orana tabi
işlemlerle ilgili 2017 yılında yapılacak yıllık iadelerde de bu tutar dikkate alınır.
2018
ve izleyen takvim yılları için bu sınır, bir önceki yıldaki tutarın, Vergi Usul
Kanunu hükümleri uyarınca belirlenen yeniden değerleme oranında artırılması
suretiyle uygulanır. Bu şekilde yapılacak hesaplamada, 50 TL ve daha düşük
tutarlar dikkate alınmaz, 50 TL’den fazla olan tutarlar ise 100 TL’nin en yakın
katına yükseltilir.”
MADDE
12 – Aynı Tebliğin
(III/B-3.1.2.) bölümünün ikinci paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Yılı
içinde iade edilemeyen verginin izleyen yıl içinde nakden veya Tebliğin
(III/B-3.2.2.) bölümünde belirtilen borçlara mahsuben iadesinde, yılı içinde
iade edilen tutarlar dikkate alınmadan aylar itibarıyla kümülatif hesaplama
yapılır, bulunan tutardan yılı içinde yapılan iadeler düşülür, kalan tutarın
işlemin yapıldığı yıl için belirlenen iade edilmeyecek alt sınırı aşan kısmının
nakden veya mahsuben iadesi, izleyen yılın Ocak-Kasım vergilendirme dönemlerine
ilişkin KDV beyannameleri ile talep edilebilir.”
MADDE
13 – Aynı Tebliğin
(III/B-3.2.4.) bölümünden sonra gelmek üzere başlığı ile birlikte aşağıdaki
bölüm eklenmiştir.
“3.2.5.
Yılı İçinde Nakden İade İşlemi
Tebliğin
(III/B-3.) bölümünde açıklanan indirimli orana tabi konut teslimlerinden doğan
yılı içinde nakden iade tutarının hesaplanmasında Tebliğin (III/B-3.1.1.)
bölümünde yer alan açıklamalar, iade taleplerinin yerine getirilmesinde ise
Tebliğin (III/B-3.2.1.) bölümünde yer alan açıklamalar geçerlidir. Ancak, 5.000
TL ve üstündeki nakden iade taleplerinin, teminat verilmeksizin vergi inceleme
raporuna göre sonuçlandırılmasının talep edilmesi halinde, iade vergi inceleme
raporunun vergi dairesi kayıtlarına intikal ettiği tarihte yapılır.”
MADDE
14 – Aynı Tebliğin (III/B-3.3.)
bölümünün başlığı “3.3. Yılı İçinde İade Edilemeyen Vergilerin İadesi” olarak
değiştirilmiş; aynı bölümün birinci paragrafında yer alan “mahsuben iade
edilemeyen” ibaresi “iade edilemeyen” olarak değiştirilmiş, aynı bölümün
onbirinci paragrafının üçüncü sırası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“-
Yılı içinde iade edilen tutarları aylık olarak gösteren tablo (Bu tabloda yılı
içinde iadesi gerçekleşen tutarların toplamı da tek satırda gösterilecektir.)”
MADDE
15 – Aynı Tebliğin (III/B-3.5.1.) bölümünün birinci paragrafında ve
(III/B-3.5.2.) bölümünün birinci paragrafında yer alan “mahsuben” ibareleri
yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE
16 – Aynı Tebliğin ekinde yer
alan (EK 9A) ve (EK 9B) ekteki şekilde değiştirilmiştir.
MADDE
17 – Bu Tebliğ yayımlandığı
tarihte yürürlüğe girer.
MADDE
18 – Bu Tebliğ hükümlerini
Maliye Bakanı yürütür.
Yorum Gönder